İYİ Parti’nin kuruluşunun 4. yılı.

Henüz kurulmadan MHP’nin oylarına zaten talip olmuştu. Kurulduktan sonra ise ısrarla büyüyen bir parti niteliği kazandı.

Tüm Türkiye’de olduğu gibi Bursa’da da İYİ Parti’nin grafiği sürekli yükselişte. Özellikle geçen yıl yapılan kongrede Selçuk Türkoğlu’nun İl Başkanlığı görevine gelmesinin ardından İYİ Parti Bursa’da adını sert muhalefetiyle gün geçtikçe daha fazla duyurdu.

Bursa’da İYİ Parti’nin gündeme getirdiği konularda öyle bir kamuoyu oluşuyor ki, dikkatler anında o yöne çekiliyor.

İşte bu başarıyı sağlayan İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu’na birebir sormak istedim. Kendisiyle, güzel bir sohbet gerçekleştirdik.

****

İYİ Parti İl Başkanlığı nasıl başladı?

“Bir ekiple başladık. Liyakata dayalı bir ekip. Herkes işinin ehli olacak. Ve bizim bir amacımız vardı. İl Başkanlığı olarak aktif siyasetin her zaman içerisinde olacaktık. Göreve başladıktan sonra da amacımızı gerçekleştirmek için sürekli çalıştık, çalışmaya da devam ediyoruz. Bursa’da birçok noktaya dikkat çektik, bazı şeylerin de değişmesini sağladık. Örneğin, artık su faturaları daha ucuz.”

Çok sert siyaset yapıyorsunuz.

Aslında biz sadece görevimizi yapıyoruz. Siyasetimiz sert olabilir. Fakat gelin bir yıllık döneme bakalım. Bir kez olsun, toplumu kamuoyunu ilgilendirmeyen hiçbir eylemde bulunmadık. Suni gündem yaratmıyoruz. Kamu yararına ne varsa onu dile getiriyoruz, ona dikkat çekiyoruz. 16 Ağustos 2020 tarihinden itibaren böyle...

Karşılık alamadığınız, cevap alamadığınız durumlar da oldu mu?

İktidar, kim olursa olsun, nerede olursa olsun hesap verebilmeli. Bu güne kadar 50 sorumuz cevapsız kaldı. Sorduğumuz sorulara ticari sır diyerek cevap vermiyorlar. Yahu belediyenin ticari sırrı mı olur? En şeffaf olması gereken yerlerden biridir yerel yönetimler. Biz de muhalefet olarak onları denetlemeli ve hesabını sormalıyız. İktidar da hesabını verebilmelidir. Muhalefet olarak kamu görevi üstlendik. Biz de susarsak sonu nereye gider.

Sert duruşunuz, birilerini rahatsız etmiyor mu?

Etmez olur mu, birçok kişinin ayağına basıyoruz. Ama dediğimiz gibi; etkin ve haklı muhalefet misyonumuz var. Tabi biz böyle dik duruşumuzu korudukça bize de ihbarlar yağmaya başlıyor. Bursa’nın her yerinden şikayetler alıyoruz. Bizim arkamızda ‘sermaye’ yok! Hiç kimseye de gebe değiliz.

Genel siyaset yerel siyaseti ne kadar etkiliyor?

Bursa bir büyükşehir. Haliyle genel siyasetten yerel siyasette etkileniyor.

Örneğin, Lütfü Türkkan’ın yapmış olduğu gaf, başta Bursa olmak üzere hemen hemen tüm siyasi çevrelerde kullanıldı. Siz Bursa’da olumsuz bir durumla karşılaştınız mı?

Lütfü Türkkan’ın yapmış olduğu hata kimse tarafından hoş karşılanmadı. Biz siyasetçilerin sabır göstermesi gerekiyor. Bize küfür bile etseler (ki önceden bu tarz durumlarla çok karşılaşıyorduk) biz sesimizi çıkarmamız gerekiyor. Nihayetinde Lütfü Türkkan da bir insan ve hata yaptı. Fakat görüyorum ki, hükümet acz içinde. Bir insanın yapmış olduğu hatadan partiyi sorumlu tutarak itibar kaybettirmeye çalışıyor. Fakat vatandaş artık bu numaraları yemiyor. Tek bir kişiye tüm yetkiyi verdiğiniz zaman zaten her şey siyasallaştı. Peki biz bundan zarar gördük mü? Hayır! Artık herkes her şeyin farkında suni gündeme vatandaşın karnı tok.

Türk Eğitim Sen Bursa 2 No'lu Şube Başkanlığı ve Türkiye Kamu Sen İl Temsilciliği görevini üstlenmiş biri olarak sormak istiyorum. Bursa’da eğitim ne durumda?

Açık ve net bir şey söyleyeyim size. Eğitimde Bursa’nın doğusu Bangladeş, batısı Avrupa! Arada devasal bir fark var. Ve maalesef bu durum devlet okulları arasında böyle. Ben sendika başkanıyken yardımcı görevlilerin azlığını gündeme getirmiştik. Bursa’da 2 bin civarında yardımcı görevliye ihtiyacımız var demiştik. Şu anda 800-900 civarında yardımcı görevli var okullarda. Hele şimdi pandemi dönemindeyiz. Temizliğin ne kadar önemli olduğu bir dönemdeyiz ama okullarda yardımcı personel bulunmuyor. Devlet önce kendi okullarını eşitlemeli.

Mesela Bursa’ya asaleten atanan bir Milli Eğitim Müdürü vardı, Bülent Altıntaş, makamında sadece 25 gün oturabildi. Neden görevden alındı? Bu konu hakkında bir açıklama yapıldı mı? Yok!.. Yerine Bursa İl Milli Eğitim Müdürü olarak İstanbul’dan Serkan Gür Atandı. Bursa gibi bir şehire neden İstanbul’dan müdür atanıyor? Soran yok cevap, veren yok! Milli Eğitim siyasi iradenin oyuncağı gibi. Hal böyle olunca bürokratlar da görevlerini güven içerisinde yapamıyor. Bürokrat kendisini millete göre değil kendisini oraya getiren amirlerine göre sorumluluk hissediyor. İşte bu yüzde Türkiye’nin bir parti devletine dönüştüğünü söylüyoruz.

Hem yerel siyaset hem de genel siyaset şu anda ortak akla kapalı. Kesinlikle diyalog kurulamıyor.

İYİ Parti’nin hem parti içi hem de yerel ve ulusal projeleri vardı…

Açık söyleyeyim hani bir söz vardır ya ‘Şeytan taşlamaktan salavata sıra gelmedi’ diye… İşte öyle!.. Mesela siyaset okulu projemiz vardı, pandemi nedeniyle yapamadık. Ama neyi yaptık. Türkiye’nin en büyük organizasyonunu gerçekleştirdik. Gerçekleştirmeye de devam ediyoruz. Projemiz öyle çok ses getirdi ki Genel Başkanımız Merak Akşener de bu projeye katılmak için Bursa’ya geldi. Ne bu proje?

Bir gecede bir ilçe 17 gecede 17 ilçe ve 712 köy! Muazzam bir projedir. Şu anda seçim yok. Ama biz sahadayız. Peki ne yapıyoruz… Vatandaşın dertlerini dinliyoruz, konu hakkındaki çalışmalarımızı yapıp çözüm önerilerimizi sunuyoruz. Ve bunu tüm dinamiklerimizle yapıyoruz.

Bu çalışma bize ne kazandırıyor, tüm ilçeyi bir gecede gezmemizi her yerde varlığımızı hissettirmemizi sağlıyor. Yani vatandaş biliyor ki, bir alternatifleri var. Kendini dinleyen var.

Son sorum da Millet İttifakı hakkında. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Bursa gezisinde Mustafa Bozbey’in Bursa’da Millet İttifakı adayı olacağını söyledi. İYİ Parti’den de buna tepki geldi. Özellikle sizden… “Millet İttifakı’nın değil, CHP’nin adayıdır” dediniz. Bu da haliye ‘Millet İttifakı çatırdadı’ yorumlarına neden oldu. Nedir bu işin iç yüzü.

Geçen seçimlerde Millet İttifakı Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Bozbey’di. Alınan karar gereği, Mustafa Bozbey’in Büyükşehir Belediye Başkanı olması için İYİ Parti olarak elimizden geleni yaptık. Fakat sonuç olarak kaybedildi. Biz o seçim için ittifak yapmıştık. Ömürlük ittifak yapmadık ki… Kemal Kılıçdaroğlu’nun böyle bir ifade kullanması tabi ki yanlış oldu. CHP’nin adayı olabilir. Seçim zamanı geldiğinde tekrar masaya oturulur, konuşulur. Bir karara varılır. O zaman tekrar Mustafa Bozbey üzerinde karara varılırsa, yine bizim de adayımız olur ve onun kazanması için elimizden geleninin fazlasını yapmaya çalışırız.

Peki bu konu hakkında Genel Başkan Meral Akşener ile görüştünüz mü?

Tabi ki sordum. Genel Başkanımızın da onayladığı bir açıklama değildi. Henüz hiçbir şey belli değil. Ayrıca İYİ Parti’nin yükselen bir trendi var. Özellikle Bursa’da. Yapılan tüm anketler de bunu gösteriyor. Yerel seçimden önce genel seçim var. O zaman tekrar İYİ Parti’nin Bursa’daki gücü gözükmüş olacak. Geçen genel seçimlerde Türkiye’de yüzde 9.6 oranında bir oy aldık. Yerel seçimlerde de buna göre bir planlama yapıldı. Peki bu seçimde Bursa’da İYİ Parti’nin aldığı oy oranı CHP’ninkinden fazla olursa… (Şu andaki anketler Bursa’da yüzde 20’yi geçtiğimizi gösteriyor.)  O zaman yine böyle bir karar alınır mı? Dediğim gibi zaman gösterecek. Ama böyle bir karar henüz gündemde yok.

Bu konu üzerine Mustafa Bozbey’le hiç konuştunuz mu?

Bu konu gündeme geldikten sonra birkaç kez görüştük, konuştuk ama ne kendisiyle ne de CHP yönetimiyle bu konu üzerine hiç konuşmadık.

Sizin gönlünüzde milletvekilliği veya belediye başkanlığı yatıyor mu?

Ben daha önce MHP’den milletvekili adayı oldum, İYİ Parti’den de milletvekili adayı oldum. Ama vekillik nasip olmadı. Şöyle söyleyeyim, bana ne görev verilirse yapmaya hazırım. Milletvekilliği görevi verilir, en iyisini yaparım. Belediye Başkanlığı görevi verilir, en iyisini yaparım.

Gönlünüzdeki hangisi?

Hangi görevde bana ihtiyaç olursa…

****

Son Söz!

 Sadece kendi merak ettiklerimi sordum Selçuk Türkoğlu’na… Başkasının merak ettiklerini değil.

Samimiyetime güvenerek cevap verdi her soruma.

Görev aşkıyla yanıp tutuşan bir İl Başkanı vardı karşımda. Her ne kadar söylemek istemese de aslında milletvekilliğinden daha çok yerelde görev almak istiyor. Hadi iddia ediyorum bence Selçuk Türkoğlu Büyükşehir Belediye Başkanı olmak istiyor.

CHP Bursa’ya kızgın mı?

Bence evet!

Kırgın mı?

Bence evet!

Görünmeyen buzlar var mı?

Bence evet!

Ama yine de görev ne olursa olsun yapmaya da hazır.

Bu yazı 21.11.2021 Tarihinde YeniDönem Gazetesi'nde yayınlanmıştır.